İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen soruştuma kapsamında Nihal ve Bahar Candan kardeşler gözaltına alındı. 83 kişi ucuz araç satışı vaadiyle kandırıldığını ifade ederek 50 gün önce suç duyurusunda bulundu. Vurgunun boyutu ise 100 milyon lirayı aşıyor. Polis şafak operasyonu yaptı. Candan kardeşlerin evleri arandı. Delil sanılacak her şeye el konuldu. Nihal ve Bahar Candan kardeşler asayiş şube müdürlüğüne getirildi. Dolandırıcılık büro amirliği Candan kardeşler ile birlikte bir şüpheliyi gözaltına aldı. Sağlık kontrolünden geçirilen şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor. Haklarında bir çok iddia ortaya atıldı. En çarpıcısı ise Sazan sarmalı yöntemiyle dolandırıcılık yapan çetenin gizli kasası olmasıydı. Öyle ki Nihal Candan, çetenin yöneticilerinden Onur Apaydın’ın da sevgilisiydi.
CNN TÜRK İstanbul Haber Müdürü Nihat Uludağ, Bahar ve Nihal Candan kardeşlerin soruşturmasına ilişkin detayları anlattı. Uludağ’ın açıklamaları şu şekilde: İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandıcılık Bürosu tarafından yürütülen soruştuma kapsamında Bahar ve Nihal Candan kardeşler gözaltında ve sorgulanıyorlar. Sabah itibariyle adliyeye çıkmaları bekleniyordu ancak anladığımız kadarıyla ek gözaltı süresi talep etmiş polis. Muhtemelen soruşturmayı biraz daha genişletecekler.
CNN TÜRK muhabiri Merve Tokaz, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’nden yaptığı açıklamada “Nihal ve Bahar Candan kardeşler dün sabah saatlerinde gözaltına alınmışlardı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’nde gözaltındalar, ifade işlemleri başlandı. Türkiye Nihal ve Bahar Candan kardeşleri katıldıkları bir moda programıyla tanıdı. Sonrasında Dilan Polat da olduğu gibi sosyal medya hesaplarından lüks, şatafatlı bir yaşam ile gündemdelerdi. Aslında gözaltına alınmalarını sağlayan şey 2020 yılında başlatılan bir soruşturmaya dayanıyor. Bu dosya halihazırda 24 tutuklusu bulunan, Küçükçekmeye Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen devam eden bir soruşturma. Soruştuma kapsamında Nitelikli dolandırıcılık, suç gelirlerinin aklanması ve suç gelirlerinin aklanması gibi 3 suçtan gözaltında bulunmaktalar. ‘Sazan sarmaları’ olarak nitelendirilen bir yöntem. İlk olarak gümrükten yarı fiyatına hacizli otomobiller. Vaadedilen şey kişilere bu. Sonrasında bu şüpheliler devletten ihale yoluyla ucuz araç alımı yapıyorlar ve sonrasında kişilere bunları düşük fiyatla satma vaadinde bulunuyorlar. Pek çok kişide bu tuzağa düşüyordu. Son olarak kişiler paralarını yatırdıktan sonra da ortada ne satılan bir araba ne de iade edilen bir ücret söz konusuydu. Çetenin yapılanması bu şekilde. Bu yöntem ile ilk etapta ifade edilen meblağ 90 milyon gibi bir tutar. Bu yalnızca tespit edilen tutar.” ifadelerini kullandı.